Hızlı Konu Açma

Hızlı Konu Açmak için tıklayınız.

Son Mesajlar

Konulardaki Son Mesajlar

Reklam

Forumda Reklam Vermek İçin Bize Ulaşın

Bu Son Format Atışınız Olsun

qecekondu06

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
Katılım
3 Ocak 2014
Mesajlar
75
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
Ankara
Bu Son Format Atışınız Olsun Her defasında sistem kurmak, donanımları tanıtmak, ayarları yapmak yerine sistemi bir kez eksiksiz kurup imajını almak çok büyük kolaylık. Bu yazıda imaj alma öncesinde eksiksiz bir kurulum için unutmamanız gereken püf noktalarını anlatıyoruz.

Daron Dedeoğlu


Bir işletim sisteminin ömrü her ne kadar kullanıcısına bağlı olsa da, söz konusu sistem Windows olduğunda kullanıcıya periyodik olarak format atmak dışında yapılacak fazla bir şey kalmıyor.
Eğer internette geziniyor, dosya paylaşmaktan hoşlanıyor, sık sık yazılım kurup kaldırıyor ve oyunlarımdan vazgeçmem diyorsanız; sisteminizin bir yılı doldurmadan yavaşlamaya, çakışmalar çıkartmaya ve hatta çeşitli uyarılar çıkartmasına aşina olmalısınız. Bu durumda yapılması gerekeni bir bilene sormaya ya da ertelemeye çalışmanıza gerek yok; basın formatı gitsin!

Format Kolay İş
Format atmanın çok zaman harcattığını ve can sıkıcı bir iş olduğunu düşünüyorsanız size kat kat hak verdiğimi söylemek isterim. Ancak bilgisayar aleminde her işin olduğu gibi format olayının da kolay yolları var.

İşi bilenler kadar başlıktan kopya çekenlerin de olabileceğini göz önüne alarak, format olayının püfünü kısaca açıklamak istiyorum. Disk klonlama ya da imaj oluşturma yazılımları olarak bilinen ve sisteminizin sıkıştırılmış kopyasını alarak verilerinizin güvence altında kalmasını sağlayan uygulamalar sayesinde, format atma ve sistem kurma sürenizi çok kısa bir süreye indirebilirsiniz. Tabii bunun için sağlam bir imaj dosyası oluşturmanız şart. İşte bu noktadan hareketle, sizlere kılavuz niteliğinde bir yazı hazırladık. Bir seferlik sıkın dişinizi. Eksiksiz bir sistem imajı hazırlayın. Sistem kurulumu için geçmişte çektiğiniz eziyetleri hoş bir anı olarak hatırlayın.




Sağlam İmaj, Sağlam Formattan Geçer
Madem bundan sonra format atmak ve sistem kurmakla uğraşmayacağız, bir seferlik bedelini ödemek gerek. Nasıl mı?
İşe, hızlı format yerine tam format atmakla başlayabiliriz. Sabit diskimizi iyice temizlemenin faydasını ileride göreceğiz. Maksat artıklar üst üste binmesin




Tam format biraz zaman alacağı için çay kahve olayından ziyade dizi - film olayına girebilirsiniz. Çünkü bu işlem disk kapasitenizin büyüklüğüne göre uzun ya da daha uzun sürebilir.
Format olayını bitirdikten sonra sıra, disk bölümlemesine geliyor. Yani partition’ları ayarlamak. Disk bölümleme olayı birçok açıdan önemli. Eğer disk bölümlemesi yapmazsanız, kurulan dosyalarınız diskiniz üzerine dağılacağından hem okuma hızınız düşecek, hem de sisteminizde kısa sürede çakışmalar baş gösterecektir. İkincil olarak da oluşturacağınız imaj dosyanızı sabit diskiniz üzerinde tutacaksanız (ki önerilen budur) sisteminizden bağımsız bir yerde saklamanız mantıklı olacaktır. Böylece sisteminiz ansızın çökecek olursa geri yükleme yapacağınız imaj dosyanız da sisteminizle birlikte uçmamış olacak.
Disk bölümlemesi yaparken sabit diskinizin boyutuna dikkat etmeniz gerekiyor. Eğer 80–120 ya da 160 GB gibi değerlerde bir diske sahipseniz 20 GB’lık bölümlemeler kullanabilirsiniz. Ama diskinizin boyutu her ne olursa olsun (10 GB bile olsa!) en az iki bölüme ayırmanız faydalı olacaktır.

Windows Kurma Zamanı
Formatlama ve bölümleme gibi zaman alıcı ve hayati operasyonları tamamladıktan sonra sıra işletim sistemimiz olan Windows’u kurmaya geldi. Windows XP işletim sistemi kullanıyorsanız işiniz kolay. Bölümleme ve format sonrası otomatik olarak kurulum başlayacaktır. Ama bir nedenden dolayı hala 98 ya da Me gibi bir sürüm kuracaksanız daha da şanslısınız çünkü bu muhtemelen son kurulum maceranız olacak.
Kurulum işlemi tamamlandığına göre şimdi eksiksiz bir sistem oluşturup, sonra bu sistemin imajını alacağız. Eksiksiz bir kurulum için maddeler halinde unutulmaması gereken noktaları anlatmaya başlayabiliriz.
Hayat Kurtaran Püfler
Yazımın girişinde imaj almamızın nedenini, sistemimize bir zeval geldiğinde format ve kurulum için zaman harcamamaktır demeye getirmiştim zaten. İşte şimdi sistem ayarları vs. gibi angaryalara harcadığımız zamanı sıfıra indirmek için hiç bir şey atlamadan temiz bir imaj oluşturmanın püf noktalarını anlatalım.

1) Sürücülerinizi Yükleyin
İşletim sisteminizi kurduktan sonra ilk işiniz sisteminizle birlikte kullandığınız ya da kullanacağınız tüm donanımlarınızın sürücülerini yüklemek olsun. Bu işlem için donanımınızla birlikte verilen CD’leri kullanabileceğiniz gibi daha güncel sürücülere ulaşmak adına donanımlarınızın web sitelerine de bakabilirsiniz. Ama sisteminizi yeni kurduğunuz düşünülürse önceliği CD’den sürücü kurulumuna bırakmanız ve sonradan güncellemeleri gerçekleştirmeniz daha sağlıklı bir adım olacaktır. Zira tüm sürücüleriniz kurulmadığı için modem veya Ethernet gibi birimlerinizde sorunlar çıkabilir. Ayrıca henüz güvenlik yazılımlarınızı yüklemediğinizi de göz önüne alırsak internete açılmamanızın daha hayırlı olacağı ortada. Tüm donanımlarınızı doğru bir şekilde tanıtıp sürücülerini yükledikten sonra her birini mutlaka en az bir kez deneyin. Çünkü ilerde imaj dosyanızdan kurulum yaptığınızda şu an yüklemiş olduğunuz sürücüler kullanılacak. O nedenle hataya mahal vermemek adına donanımlarınızın kontrollerini ihmal etmemek önemli.

2) Windows’u Güncelleyin


Tüm sürücülerinizi doğru şekilde kurup, donanımlarınızı yapılandırdıktan sonra ilk iş olarak Windows işletim sisteminizi aktive edin. Bu işlem Windows XP öncesi sürümler için çok önemsenmiyor olabilir. Ama XP Home Edition ve XP Professional sürümleri için çok büyük önem taşıyor. Nedeni ise Microsoft’un korsanla mücadeledeki bir taktiği olarak gösterilebilir. Windows XP sabit diskinize kurulduktan sonra size aktivasyon için 30 gün veriyor. Bu 30 gün içerisinde sisteminizi Microsoft’a kaydetmezseniz, bilgisayarınız açılmayı reddedebilir. Tabii bu olumsuz durum imajınızı da bağlayacağı için ileriye dönük bir sorun olacaktır.


Aktivasyon işlemini tamamladıktan sonra sıra, sıkı bir güncellemeye geliyor. Özellikle Service Pack 1 ve 2 kurulum CD’nizde yer almıyorsa diğer güncellemelerle birlikte onları da çekmeyi unutmayın. Tüm sistem güncellemelerini yapmanız biraz zaman alacağı için dilerseniz sadece Service Pack 1–2 ve kritik güncellemeleri yüklemekle de yetinebilirsiniz. Ama sağlıklı bir sistemin sahibi olmanız için mevcut tüm güncellemeleri yüklemeniz de oldukça önemli. Çünkü sisteminizin 8–9 ay sonra bir nedenden dolayı çöktüğünü varsayarsak imaj dosyasından yükleyeceğiniz sisteminiz, olması gerekenden daha çok güncellemeyle karşı karşıya kalacaktır. Bu noktada karar sizin.

3) Gerekli Runtime Dosyalarını Yükleyin
Tam anlamıyla güncel bir sürüme kavuştuktan sonra sıra sisteminizin daha sorunsuz çalışması ve kurduğunuz yazılımlarla çakışmalar yaşamamanız açısından gerekli olan runtime dosyalarının kurulmasına geldi.
Bu noktada önceliği internet üzerindeki uygulamalar ve çeşitli yazılımların ihtiyaç duyabileceği Java runtime dosyasına veriyorum. Windows XP’nin ilk çıktığı dönemlerde özellikle Java runtime ve Java Virtual Machine taraflarında çeşitli sorunlar yaşanmıştı. Bu anlamda dilerseniz Sun’ın dilerseniz de Microsoft’un web sitesinden runtime dosyalarını çekebilirsiniz.
Bir başka önemli runtime dosyası da Microsoft’un herkesin kendisini yazılımcı hissetmesine neden olan Visual Basic geliştirme paketi ile tanıdığımız Visual Basic runtime dosyaları. Her ne kadar XP ile birlikte temel visual basic runtime dosyaları gelse de, sizin 6. ve üstü sürümlere sahip dosyaları çekmeniz faydalı olacaktır.
Bunların dışında sizin daha spesifik runtime dosyalara da ihtiyacınız varsa bunları da yüklemeyi unutmayın.

DirectX oyunlar kadar yazılımların çalışması içinde gerekli bir runtime dosyası. Ancak grafik kartınızın desteklediği bir DirectX sürümü yüklemeye dikkat edin.



4) Anti-virüs ve Güvenlik Yazılımlarını Unutmayın
Bir bilgisayar için olmazsa olmazların başında güvenlik yazılımları gelir. Runtime dosyalarının ardından sırayı anti-virüs ve güvenlik yazılımlarına bırakıyoruz. Bu noktayı sakın es geçmeyin, çünkü imaj dosyasını oluşturmadan önce de sisteminizi virüs ve zararlı yazılımlara karşı tarayacaksınız.


Öncelikle elinizde CD’si olan ya da kullanmaya alıştığınız bir anti-virüs yazılımınız varsa yükleyin. Eğer anti-virüs yazılımınız yoksa ve zaten kullanmıyorsanız, dergimizle birlikte verdiğimiz DVD içerisinden bir tane kurun. Unutmamanız gereken bir nokta da anti-virüs yazılımlarının güncel tutulmadığı sürece bir koruma sağlamayacağıdır. Bu anlamda kurulum sonrası güncelleme yapmanız şart.
Eğer anti-virüs yazılımlarıyla yetinmeyen paranoyak kullanıcılardansanız, kullanmaya alıştığınız firewall yazılımlarını da kurabilirsiniz.
Güvenlik yazılımları içerisinde yer vereceğim son yazılım ise, internetten ya da bazı ücretsiz yazılımlarla gelen casus yazılımları temizlemekte kullandığımız adware yazılımları. Yine bu yazılımları da kurulum sonrası güncellemeniz gerekiyor. Aksi takdirde yeni türemiş casusları tanımlayamıyorlar.


5) E-posta Yazılımınızı Kurun
Artık sisteminizin üzerinde bulunmasını istediğiniz yazılımları şekillendirmeye e-posta yazılımları ile başlayabiliriz. Bu başlık altına yazılabilecek çok fazla şey olmasına rağmen en genel noktaları ele almaya çalışacağım.


Öncelikle ne kullanacağınıza karar vermeniz gerekiyor. Bundan kastım Windows işletim sistemiyle birlikte gelen Outlook Express elbette. Eğer standart bir ev kullanıcısı iseniz ve POP3 hesabınızı aktif olarak kullanıyorsanız Outlook Express size fazlasıyla yetecektir. Fakat daha işlevsel bir çözüm arıyorsanız Microsoft Office ile birlikte gelen MS Outlook’u tercih edebilirsiniz. Ama MS Office sahibi değilseniz ve Outlook Express kullanmak istemiyorsanız son zamanların popüler e-posta istemcisi ThunderBird’i ya da Incredible Mail gibi bir istemciyi tercih edebilirsiniz.
Yazılımınızı seçtikten sonra sıra hesaplarınızı ve ileti kurallarınızı yapılandırmaya geliyor. Bu aşamada kurduğunuz her hesabı ve ileti kuralını elinizden geldiğince denemeye özen gösterin. Ne de olsa doğru şekilde çalışmayan bir posta yazılımı işinize yaramayacaktır.

6) Web Tarayıcınızı ve Eklentilerini Unutmayın
E-posta istemcileri ile internet ortamına geçiş yaptıktan sonra sırayı web tarayıcıları alıyor. Eğer Windows ile gelen popüler tarayıcı Internet Explorer kullanıyorsanız, alışık olduğunuz birkaç eklenti ve yer imlerinizi eklemeniz yeterli. Ama IE sizi açıklarıyla bunalttıysa ve farklı çözümler peşindeyseniz FireFox, Opera ya da Netscape gibi alternatiflerden birini seçmeniz gerekiyor. Bu anlamda alışık olduğunuz tarayıcıyı seçmenizde fayda var.


Yine tarayıcınıza yüklediğiniz eklentileri kontrol etmeyi unutmayın. Örneğin Firefox web tarayıcısıyla birlikte Gmail Manager eklentisini kullanıyorsanız hesap bilgilerinizi girmeyi ve eklentinin doğru düzgün çalışıp çalışmadığını kontrol edin.

7) Ofis Yazılımları Vazgeçilmezimiz
Eğer benim gibi işiniz gücünüz yazmak değilse, hatta Wordpad ve Notepad işimi görüyor diye diretiyorsanız, şanslısınız. Ancak bilgisayar kullanıcılarının birçoğu için durum böyle değil. Bu nedenle ofis yazılımlarınızı kurmayı unutmayın diye hatırlatmak durumundayım.


Bu anlamda eğer MS Office sürümlerinden birini kullanacaksanız öncelikle kullandığınız paketi internet üzerinden kaydedip, mevcut güncellemelerini çekmeyi unutmayın. Ardından kullanmaya alıştığınız sözlük ve imla denetleyicilerini yeni ofis paketinize ekleyin. Tüm bu eklentilerin de doğru çalışıp çalışmadığını kontrol etmek için bir iki satır karalamayı ihmal etmeyin.
Eğer açık kaynak ofis çözümü OpenOffice.org’u kullanmayı tercih ediyorsanız ve kuracağınız sürüm beta ise üstünkörü de olsa her elementini kullanarak kontrol edin. OpenOffice.org için henüz yeterli bir Türkçe imla denetleyicisi ve sözlük bulunmuyor (aslında son zamanlarda Pardus ile duymaya alıştığımız Zemberek eklentisi Türkçe imla ve sözlük konusunda oldukça başarılı fakat henüz Windows sürümü çıkmadı).

8) Araçları Atlamayın
Bir bilgisayarı araçlar olmadan kullanmak oldukça zorlayıcı bir durum. Çoğu dosya uzantısı tanımsız, birçok format desteksiz kaldığında, son kullanıcı olarak harıl harıl gerekli araçları aramak yerine, kurulum sonrası her şeyi sisteme eklemek daha mantıklı bir yol olacaktır.
Peki “her şey”den kastımız ne? Gelin alet çantamızda ne varmış bir bakalım.
Sıkıştırma yazılımları tercih edilme bakımından kullanıcıdan kullanıcıya değişiklikler göstermekte. O nedenle burada yazılım adı vermeden alıştığınız sıkıştırma yazılımını kurmayı ihmal etmeyin diye geçiştiriyorum. Fakat yeni bir alternatif arayanlara 7zip veya WinRAR şiddetle tavsiye olunur.



PDF okuyucular konusunda fazlaca bir alternatif bulunmuyor. Hala Adobe tarafından ücretsiz olarak dağıtılan Adobe Acrobat Reader tek çözüm gibi görünüyor.
Resim göstericileri konusu da tıpkı sıkıştırma yazılımları gibi muallakta olan bir konu. Her kullanıcı kendi tercih ettiği resim göstericiyi sistemine eklemeyi unutmasın. Yalnız belli özellikleri için birden fazla aynı amaca hizmet eden yazılım kullanmaktan kaçının. Bunun için hemen her formatı destekleyen göstericiler üzerinde yoğunlaşın.
Sohbet yazılımları ya da eskiden kalma tabirle chat yazılımları için benim tavsiyem her hesap için ayrı bir yazılım kurmak yerine tüm hesaplara destek sunan çözümlere yönelmeniz. Bu anlamda Trillian ya da Gaim gibi seçeneklere göz atabilirsiniz. Böylece MSN, AIM, Yahoo ya da ICQ için ayrı ayrı yazılımlar kurmanıza gerek kalmaz. Ama bu yazılımlar (özellikle Trillian) fazla sistem kaynağı tüketirler. Yani sadece MSN ya da sadece ICQ kullanıyorsanız hesabınıza uygun yazılımı yükleyebilirsiniz.



İndirme yöneticileri biz bilgisayar kullanıcılarına en büyük yardımı dokunan araçlardan. Bu yöneticiler sayesinde indirme işlemi sırasında internet bağlantınız kopsa bile indirme işlemlerinize kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz. Bu yazılım içerisinde de çeşit bol hangi yazılıma alışkınsanız onu kullanın. Tavsiye isteyenlere Flashget önerilir.
Kod paketleri mahiyetinde film tutkunlarının tercihleri bellidir elbet. Ama yinede Divx ve Xvid benzeri kod çözücüleri yüklemeyi atlamayın.

9) Media Player’a Muhtaç Değilsiniz
Bir ev kullanıcısı için bilgisayar bazen gelişmiş bir Atari bazen de müzik seti ve TV karışımı bir araç olarak hayal edildiği için en çok kullanılan yazılımların başında da kuşkusuz çoklu ortam yazılımları gelir. Bu anlamda Microsoft’un son ataklarından sonra tercih edilme payı artan Media Player sizi tatmin ediyorsa sorun yok. Ama yeterli görmüyorsanız Winamp’ı sisteminize ekleyebilirsiniz. Bunun dışında Real Media ve Quicktime oynatıcılarını da unutmayın. .mov ve .rm uzantılı dosyalardan mahrum kalmak istemezsiniz herhalde.

Film tutkunları da alt yazı desteği sunan BS Player benzeri bir yazılımı kurmayı atlamasınlar. Oluşturacağınız imaj dosyanın içerisinde bulunması faydalı olacaktır.

10) Sürekli Kullandığınız Yazılımlardan Ayrılmayın
Tüm bu araç ve gereçlerin dışında, işinizle ya da özel zevklerinizle ilgili benim yer vermediğim bir yazılım varsa mutlaka kurun. Eğer site yöneticisi ya da webmaster iseniz, sürekli kullanmaya alışık olduğunuz tasarım ve FTP yazılımlarınızı kurabilirsiniz mesela. Hatta yönetiminiz altında bulunan hesapların FTP bağlantılarını da kaydederek işinizi güvence altına alabilirsiniz. Ama imaj almadan önce tüm bu yazılımlarınızı en az birer kez çalıştırıp kontrol etmeyi unutmayın.
İmaj almadan önce atlamamanız gereken tüm püf noktalarını tamamladık. Artık sıra gıcır gıcır sistemimizin imajını almaya geldi. Alacağınız bu imaj sayesinde sisteminiz çöktüğünde sadece birkaç dakika içerisinde tüm ayarları yapılmış yepyeni bir sistem sahibi olabilirsiniz. Ama imaj dosyanızı da çok iyi muhafaza etmeyi unutmayın.

İmaj Almaya Başlıyoruz


Tüm ayarlamalarımızı tamamladıktan sonra sıra artık imaj alma işlemine geldi. Başlat > Programlar > Acronis > TrueImage > Acronis True Image yolunu takip ederek yazılımımızı çalıştırıyoruz. Bizi True Image 9’un başlangıç ara yüzü karşılıyor.


Buradan yapmak istediğimiz işleme göre bir seçeneği seçmemiz gerekiyor. Öncelikle disk imajı alacağımız için “Create Image” seçeneği ile başlıyoruz. Buradan sonraki adımda bizi sabit disk bilgilerimizin yer aldığı ekran karşılıyor ve sabit diskimiz üzerinde bulunan tüm bölümler listeleniyor. Ardından imajını almak istediğimiz bölümü seçerek devam ediyoruz.



Bu aşamada dilerseniz birden fazla disk bölümünün imajını almayı seçebilirsiniz. Ancak bunun için oldukça büyük bir yedekleme alanına ihtiyacınız olacağını belirtmeme gerek yok herhalde. “Next” seçeneği ile bir sonraki ekrana geçiyoruz. Burada Acronis True Image bize, nasıl bir yedekleme yapmak istediğimizi soruyor. Tavsiye edilen seçenek “Create the full backup image archive” seçeneği ama dilerseniz belirli bir kısmın imajını almayı da tercih edebilirsiniz.

Şimdi ise artık imaj dosyamızın boyutunu ayarlayabileceğimiz bölüme geçiyoruz. Bu bölümde dilerseniz ön tanımlı ayar olan “automatic” seçeneği ile yola devam edebilirsiniz. Diğer seçenek olan “Fixed size” ile de CD/DVD boyutlarında sabitlenmiş imaj dosyaları oluşturabilirsiniz.
Yalnız bu aşamayı bir uyarı yapmadan geçemeyeceğim. Eğer “Fixed Size” seçeneği ile oluşturmak istediğiniz imaj dosyasını 700 MB’lık CD boyutuna sabitlerseniz, imajını alacağınız disk boyutunuzun büyüklüğüne bağlı olarak sorun yaşayabilirsiniz. Bu nedenle eğer 1 – 2 GB’tan daha büyük boyutlu bölümlerin imajını alacaksanız “automatic” seçeneğini kullanmanızı şiddetle öneririm.


İmaj dosyamızın boyutunu ayarladıktan sonra sıra True Image 9’un nasıl bir sıkıştırma algoritması kullanacağını seçmeye geliyor. Bu aşamada seçenekler “None”, “Normal”, “High” ve “Maximum” olarak sıralanıyor. Burada direkt olarak bir bölümü aynı boyutta başka bir bölüme kopyalayacaksanız “None” seçeneğini seçebilirsiniz. Eğer verilerinizi riske atmadan yedekleme yapmayı düşünüyorsanız (ki tavsiye edilir) “Normal” seçeneğini tercih edebilirsiniz. Kısıtlı bir disk boyutuna sahipseniz mecburen disk ve imaj boyutunuza bağlı olarak “High” veya “Maximum” seçeneklerinden uygun olanı tercih etmek durumundasınız. Bu noktada sıkıştırma özelliğini arttırdığınız oranda imaj alma sürenizi uzattığınızı da söylemek istiyorum.
Yazılımın kullanacağı sıkıştırma algoritmasını belirledikten sonra sıra imaj dosyamıza bir şifre atamaya geliyor. Bu nokta önemli çünkü bu sayede imajınızı gerek internet üzerinden gelebilecek, gerekse de üçüncü kişilerden kaynaklanacak zararlardan ve etkilerden korumuş oluyorsunuz. Tabii, sizin de imajınıza erişebilmeniz açısından belirlediğiniz şifreyi unutmamanız gerekiyor. Şifre atamasından sonra imaj dosyanız hakkında açıklamalar yazabileceğiniz bir ekranla karşılaşacaksınız, bu ekrana şifreniz için ipuçları yazabileceğiniz gibi, imajınız hakkında da çeşitli nitelikler yazabilirsiniz. Bu son adımın ardından, yapmış olduğumuz tüm ayarlamaların listesinin yer aldığı son ekranımızla karşılaşıyoruz. Bu ekranda her şey istediğiniz gibi ise “Proceed” seçeneğini işaretleyerek imaj alma işlemini başlatabilirisiniz.
Açılış CD’si Oluşturmak
İmaj oluşturma işlemimiz tamamlandıktan sonra geriye açılış CD’si oluşturma işlemi kalıyor. Bu önemli bir adım çünkü herhangi bir nedenden dolayı sisteminiz çökecek olursa aldığınız imaj dosyasını bu CD ile yükleyeceksiniz.
Açılış CD’si oluşturmak için yine True Image karşılama ekranından “Create bootable rescue media” seçeneğini seçiyoruz. Ardından bizi açılış CD’si oluşturma sihirbazı karşılıyor.



Bu ekranı “next” komutu ile geçiyoruz ve açılan diğer ekrandan oluşturacağımız kurtarma medyasının içeriğini belirliyoruz. Burada ön tanımlı olarak karşımıza çıkan “Full version” seçeneğini tercih etmenizi öneriyorum. Böylelikle imajınızı yüklerken hiç sorun yaşamazsınız.
Bu adımı geçtikten sonra geriye kullanacağınız optik sürücüyü seçmek kalıyor. Ardından sürücünüze boş CD/DVD yerleştirip “Proceed” komutu ile açılış CD/DVD’nizi yazmaya başlayabilirsiniz. Tüm bu işlemler bittikten sonra artık rahat bir nefes alabilirsiniz. Ama aldığınız imaj dosyanızı kontrol etmeyi de ihmal etmeyin.​
 

samet

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
Katılım
20 Mart 2014
Mesajlar
26
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Teşekkürler sabitlenmeli yararlı paylaşım
 

Users Who Are Viewing This Konu (Users: 0, Guests: 1)

Üst