Hızlı Konu Açma

Hızlı Konu Açmak için tıklayınız.

Son Mesajlar

Konulardaki Son Mesajlar

Reklam

Forumda Reklam Vermek İçin Bize Ulaşın

Okula Yeni Başlayan Çoçuğunuz İçin Buraya Bakın :)

ALABEYİ

Fahri Üye
Fahri Üye
Galatasaray
Katılım
3 Eylül 2014
Mesajlar
1,191
Tepkime puanı
2
Puanları
126
Konum
Adana
Okulların yeni eğitim dönemine başlamasına sayılı günler kala bu sen de gerek ebeveynler gerek öğretmenler gerekse öğrencilerde yaşanan farklı heyecanları hepimiz tahmin edebiliyoruz. Ancak birinci sınıfa başlayacak öğrencilerin özenle hazırlanmış ve onları destekleyici bir süreçten geçmelerini sağlamak yerinde olacaktır. Çünkü ilkokula ilk adım, eğitim yaşantısına dair ilk fikir ve duyguların oluşmaya başladığı önemli bir zaman dilimidir. Bu süreci en sağlıklı biçimde atlatabilmek için aile ve okul boyutunda neler yapabileceğimizi sizlerle paylaşmak istedik.



Bu bağlamda “uyum“ kavramını ele alırsak; uyum, bireyin kendi benliği ve sahip olduğu özellikler/yeterlilikler ile çevresi arasında dengeli bir ilişki kurabilme ve sürdürebilme sürecidir. Okula yeni başlayan bir öğrenci de aynı şekilde sınıf arkadaşları, öğretmeni ve yeni yaşam şekline uyum sağlama süreciyle karşı karşıya kalacaktır. Ancak her öğrencinin bu süreci farklı bir şekilde tamamlaması beklenen bir durumdur. Bunun temel nedeni ise her bireyin biricik oluşu, farklı özellikleri ve farklı düzeydeki hazır oluşu kendinde barındırmasıdır. Yani okula yeni başlayan kimi öğrenci zorluk yaşamadan sınıfa ve değişen çevresine alışırken kimi öğrenci ailesinden ayrılmak istemeyebilmekte, fiziksel ve psikolojik sorunlar ortaya çıkabilmektedir.

Çocukların bu süreci faklı yaşamalarında “duruma hazır oluş” kadar önemli bir diğer faktör de sosyal gelişim aşamalarında faklı yerlerde bulunmalarıdır. Sosyal gelişim, tıpkı fiziksel gelişimde olduğu gibi her çocuk için kendi hızında ilerler.
Yukarıda da belirtildiği gibi aslında uyum sürecini başlatan durum bir değişikliğin meydana gelmesidir. O halde okula yeni başlayacak olan bir öğrencinin hayatındaki değişiklikleri bilmek ve onun için bu değişikliklerin ne anlama geldiğini öğrenmek öğrencinin okula uyum sürecinde yaşayacağı zorlukları aşmasında bizlere oldukça yardımcı olacaktır. Ayrıca bu değişikliklere uyum sağlayabilmeleri için onlardan beklenen sorumlulukların neler olduğunu sade ve akıcı bir dille kısaca açıklamak ve ihtiyaç duyduklarında destek olunacağını hissettirmek gereklidir. Bu değişikliklerden bazıları;



  • Uykudan uyanma saatleri,
  • Evde geçirilen süre,
  • Anne baba ile geçirilen süre,
  • Oyun malzemeleri ve oyuncaklar
  • Oyun saatleri ve serbest zaman süresi
  • Otorite değişikliği (anne babanın yerini öğretmene bırakması)
  • İlgi (merkezde yalnızca kendisi varken arkadaşlarının ortaya çıkması)



Çocuklar ilk kez gelecekleri okul ortamı ile ilgili kaygılar yaşayabilirler. Biz yetişkinlerin bile yeni bir ortama girdiğimizde kaygı yaşadığımızı göz önünde bulundurursak okula yeni başlayan bir öğrencinin kaygılanmasını ve zorluk çekmesini daha kolay anlayabiliriz. Genellikle, anne-baba olmadan tanımadıkları bir mekanda kalıyor olma, okul içinde kaybolmaktan korkma, herhangi bir ihtiyaç durumunda kime başvuracağını bilememe, kendini çaresiz hissetme vb kaygılar sıklıkla görülmektedir. Buna bağlı olarak ağlama, anne babadan ayrılmayı reddetme, grup etkinliklerine katılmak istememe, fiziksel rahatsızlıklardan yakınma, iştah kaybı ya da gereğinden çok yeme, az uyuma, gece korkuları, zaman zaman alt ıslatma gibi davranışlar ortaya çıkabilir. Tüm bu ve benzeri davranışların altında yatan düşünceler aşağıda özetlenmiştir.



  • Neden annem/babamdan ayrılıyorum?
  • Bütün bu çocuklar da kim?
  • Öğretmenim beni burada koruyabilecek mi?
  • Annem/babam gidip de geri gelmezse ne olacak? Evin yolunu da bilmiyorum.
  • Burada yalnız ne yapacağım?
  • Ağlarsam belki benimle kalırlar.


İlkokula yeni başlayan bir öğrencinin aklından geçen bu düşünceleri anne ve babasına ya da öğretmenine ifade edebilmesi yaşı gereği oldukça zordur. Bu yüzden çocuğunuzun süreç içerisindeki davranışlarını dikkatli bir biçimde incelemeli ve ihtiyaç duyduğu konuları fark edip ona desteğinizi hissettirmelisiniz. Ayrıca her öğrencinin bu süreci kendine özgü bir şekilde atlattığını aklımızda tutmamızda fayda olacaktır. Ayrılma deneyiminde zorluklar yaşamak çocuk gelişiminin sağlıklı bir parçası olarak görülebilir. Bu deneyimin ebeveyn ve öğretmen tarafından destekleyici bir biçimde atlatılması sonraki yıllarda öğrencinin okula bakış açısını olumlu yönde oldukça etkileyecektir.

Çocuğunuzun okula başlaması yalnızca onun için değil sizin için de bir ayrılma deneyimi olmaktadır. Çoğunlukla okula başlamanın sadece çocuk için zorlu bir süreç olduğu düşünülür. Oysa çocuğu aileden ayrı düşünebilmek mümkün değil. Dolayısıyla çocuk için bir uyum dönemi değil, aynı zamanda anne-baba için de bir uyum dönemidir. Bu yüzden siz de tıpkı çocuğunuz gibi çeşitli kaygılara sahip olabilirsiniz.



  • Acaba çocuğum okula tam olarak hazır mı?
  • Anne-baba olarak yeterli ve hazır mıyız?
  • Onun için burası en doğru yer mi?
  • Çocuğum arkadaş edinebilecek mi?
  • Öğretmeni ile anlaşabilecek ve birbirlerinden hoşlanacaklar mı?

Anne-babanın aklında bu sorular varken, farkında olmadan çocuklarına okul konusunda tutarlı olmayan sinyaller gönderebilirler. Çocukları ile okul konusunda konuşurken gayet olumlu sözler sarf eden anne-baba sözel olmayan yollarla (ses tonu, mimikler, aşırı tensel temas, sarılıp bırakamama, elini çok sıkı tutma vb) okulla ilgili kendi kaygılarını çocuğa aktabilirler. Bu durumun doğal sonucu olarak da çocuğun okula adaptasyon sürecinde sadece kendi endişelerinin değil anne-babasının endişelerini de yenmesi gerekir. Bu bağlamda anne-baba olarak önce kendi endişelerinizle baş etmeye çalışmanız, çocuğunuzun okula başlaması konusunda istekli ve kararlı olmanız, onu bu şeklide yönlendirmeniz “sağlıklı uyum süreci” için gereklidir.

Bu Dönemi Kendiniz ve Çocuğunuz için Nasıl Kolaylaştırabilirsiniz?


  • Okula uyum sürecinde dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri her öğrencinin bu süreci farklı şekilde tamamlayacağının bilinmesidir. Çocuğunuzun ayrılma deneyiminde zorlanması halinde onun hazır oluşunu yükseltmek için desteklediğinizi hissetmesi gereklidir.
  • Bu geçiş döneminde çocuğunuzun en çok ihtiyaç duyduğu şey güvendir. Onda gördüğünüz olumlu yönleri desteklemeniz, olumlu davranışlarının pekişmesine ve pek çok alanda kendine güven duymasına yardımcı olacaktır. Bu dönemi kolaylaştırmak için onu takdir etmeniz ve yapamadıklarından ziyade başarabildiklerini vurgulamanız ona sunabileceğiniz en büyük destek olacaktır.
  • Duygusal davranmamaya gayret etmeli, kabul edilebilir davranışlar için kesin limitler koyabilmelisiniz. Çocuklar istenilen ve hoş görülebilir davranışların neler olduğunu bilirlerse kendilerini daha güvende hissederler. Eğer çocuk anne-babasını dinlemiyorsa bu doğrudan uygulanan farklı disiplin stratejilerine ve çocuğu etkileyen anne-baba arasındaki tutarsızlıkların, çatışmaların varlığına bağlı olabilir.
  • Okuldan gelen çocuğunuzu “Bugün derste başarılı mıydın?” sorusu yerine “Hoş geldin, günün nasıl geçti?” cümlesiyle karşılamanız onun için çok daha rahatlatıcı olacaktır. İlgi alanınız akademik başarısından ziyade bir bütün olarak çocuğunuzun kendisi olmalıdır.
  • Çocuklarınıza verdiğiniz sözleri mutlaka yerine getirmelisiniz. Bu davranış onların size karşı güven duymalarını sağlayacak, tutarlı davranış geliştirmelerine yardımcı olacaktır. Kendini güvende hisseden çocuk uyum sürecini daha sağlıklı atlatacaktır.
  • Bu yaş grubundaki çocuklar zaman kavramını döngüsel faaliyetlerle daha iyi algıladıklarından; onun anlayabileceği kavramlar kullanarak (kahvaltıdan sonra, öğle yemeğinden önce vb) ne zaman geri geleceğinizi belirtmelisiniz ve çocuğunuzla belirlediğiniz bu saate sadık kalmalısınız.
  • Çocuğunuzdan ayrılırken onun yorgun, aç ve uykusuz olmamasına özen göstermek sizin için ayrılmayı kolaylaştıracaktır.
  • Okul tarafından yapılan yönlendirmelere uygun davranmak sürecin rahat atlatılmasını sağlayacaktır.
  • Kendi okula başlama sürecinizi, deneyimlerinizi çocuklarınızla paylaşarak birlikte rahatlatıcı çözümler aramanız, onun duygularını anladığınız ve önemsediğiniz mesajını verecektir.
  • Okulda yaşadığı; onu mutlu eden, heyecanlandıran olayları paylaşmaya özen gösterip onu üzen ve kaygılandıran yaşantıları da sizinle paylaşması için yüreklendirebilirsiniz. Ancak Bazı çocuklar ev ve okul yaşantılarını birbirine aktarmak istemezler. Okulda neler olduğunu, neler yaptığını merak ediyorsanız ama sorularınıza cevap alamıyorsanız ısrarla sormaktan vazgeçmelisiniz. Onunla farklı ortamlarda sohbet ve çeşitli oyunların içinde mutlaka merak ettiğiniz konularla ilgili şeyleri size kendi isteği ile anlatacaktır.
  • Çocuğunuza öğrenmesi konusunda baskı yerine destekle yardımcı olmalısınız. Bu amaçla okula başlayan çocuğunuzun halen oyun çocuğu olduğunu akıldan çıkartmamalı, “oyun” ve “çalışma” için ayrı zaman ayırarak programlı yaşama onu özendirmelisiniz.
  • Akşamları kitap okuyarak çocuğunuzu okumaya özendirebilir, hafta sonlarınızı ise ailecek yapılabilecek açık alanda yürüyüş, balık tutma, sinema, tiyatro vb etkinliklerle değerlendirebilirsiniz.
  • Özgüveninin pekişmesi için çocuğunuzu ders dışında kendisini kanıtlayabileceği etkinliklere yöneltmelisiniz. Bu yöneltmede temel ölçü; çocuğun ilgi ve yetenekleri olmalıdır.
  • Evde çocuğunuzun yapmasını istemediğiniz şeyler için okul ve öğretmene şikayet etme gibi kavramlar ceza olarak gösterilmemelidir.
  • Çocuğunuzun “Ben büyüdüm, okula gidebilecek beceriye sahibim. Bir sürü arkadaşım olacak, öğretmenim beni annem ve babam gibi koruyacak. Evim yerinde duruyor, evime dönünce her şey yerinde olacak. Asla okulda unutulmam. Öğretmenin istediği ödevleri yapabilirim, yanlış yapsam da bana kızmayacağını biliyorum. Okulda tuvaletin yerini ve sınıfımı biliyorum, kaybolmam çünkü okulda birçok yetişkine soru sorup yerimi bulabilirim. Büyük çocuklar bana zarar vermez, okula kötü niyetli kişiler giremez. Öğretmenim ve ben annem ve babamın telefonunu biliyoruz, ihtiyaç duyarsam haber alırlar ve gelirler.” Şeklinde düşünmesi onun uyum sürecinde güven duymasını sağlayacak ve zorlanmasını azaltacaktır. Bunun için sizlerin de bu şekilde düşünmeniz ve ona bunu gerek sözleriniz gerekse davranışlarınızla aktarmanız oldukça önemlidir.

    Bunların dışında bu konuyla ilgili sorularınız için okulun Rehberlik Birimi’nden her zaman destek alabilirsiniz.

    Hep birlikte sevgi dolu ve verimli bir eğitim-öğretim yılı geçirmeyi diliyoruz. Sevgiyle kalın…
 

Users Who Are Viewing This Konu (Users: 0, Guests: 1)

Üst