Hızlı Konu Açma

Hızlı Konu Açmak için tıklayınız.

Son Mesajlar

Konulardaki Son Mesajlar

Reklam

Forumda Reklam Vermek İçin Bize Ulaşın

Mevlana'nın Bahsettiği 'Gökyüzündeki Uygarlıklar'

ALABEYİ

Fahri Üye
Fahri Üye
Galatasaray
Katılım
3 Eylül 2014
Mesajlar
1,191
Tepkime puanı
2
Puanları
126
Konum
Adana
13. yüzyılın ünlü Tasavvuf isimlerinden bir tanesi olan Mevlâna Celaleddin Rumi, Mesnevi'sinde gökyüzündeki uygarlıklardan bahsetmiştir. Onların dünya ile bağlantıları olduğunu ileri sürmüştür. Mesnevi'sinde şu dizeler açık bir şekilde Uzay'ı ve oradaki gezegenlerde yaşayanları tasvir etmektedir.
" Bu yeri yerdekiler için yaratmış olan, göğü de göktekilerin yurdu yapmıştır.
Yerde bir zayıf aman dilerse, gökyüzü askerleri birbirlerine karışırlar."

"Göğü de göktekilerin yurdu yapmıştır" sözünde başka gezegenlerde yaşayanlar için gökyüzünün yurt olduğu anlatılmıştır. Mesnevi'nin ilerleyen bölümlerinde Kur'an'da da bahsedilen İdris peygamberden bahseder. Onun Satürn gezegeninde bulunduğunu dünyaya döndüğünde astrolojiyi ve astronomiyi uygulayıp öğrettiğini anlatmaktadır.
"İdris, yıldızların cinsindendi. Onun için sekiz yıl zuhalde kaldı.
Zuhal, Doğular da da onun dostu oldu, Batılar da da.
Herhalde onunla konuştu, onun sırlarına mahrem oldu.
Kaybolduktan sonra tekrar Dünya'ya gelince, yeryüzünde yıldızlar bilimine dair ders verdi."

Mevlâna'nın anlattıklarına göre İdris Peygamberin Satürn gezegenine gittiği orada 8 yıl boyunca eğitim gördüğü, daha sonra insanlara yardımcı olmak üzere Dünya'ya geldiği ortaya çıkıyor. Ezoterizm araştırmacılarından bir grubun ileri sürdüğü teoriye göre bu tür özel insanlar dünyaya enkarne oluyorlar. Yani dünyada doğuyorlar, sonra görevlerini yapıyorlar ve gidiyorlar veya ölüyorlar. Ben bu teoriyi kabul etmiyorum. Bana göre o kişiler direkt olarak geliyorlar, ya da dünyada doğuyorlar, başka gezegenlere gidiyorlar, sonra yeniden dönüyorlar. Bence arada bir direkt bağlantı söz konusudur. Mevlâna da İdris peygamberin 8 yıllık bir süre kaybolduğunu, Zuhal (Satürn gezegeninde) öğrenim gördükten sonra geri geldiğinden bahsediyor.
Kur'an-ı Kerim'de de İdris peygamberden bahsedilir: Meryem sûresi 56 ve 57 Âyetler:
"Ey Muhammed kitapta İdris'e dair söylediklerimizi de an, çünkü O dosdoğru bir peygamberdi. Onu yüce bir yere yükselttik."
Âyetin hemen devamında İdris Peygamber'in Tufandan önceki nesile ait olan bir kişi olduğu son derece açık bir şekilde ifade edilir: Meryem sûresi 58 ve 59Âyetler:
"İşte onlar Adem'in ve Nuh'la beraber taşıdıklarımızın soyundan, İbrahim ve İsrail'in soyundan ve seçip doğru yola eriştirdiğimiz, Allah'ın kendilerine nimet verdiği peygamberlerdendir. Onların ardından, namazı bırakan, şehvetlerine uyan bir nesil geldi. İşte bunlar azgınlıklarının karşılığını göreceklerdir."
Böylelikle Antik Çağlar öncesinde meydana gelen uygarlıklardan bahsedilmesi çok dikkat çekicidir. O uygarlıkların veya toplumların yok oluş nedenlerinin başında ne kadar ileri giderlerse gitsinler, sonuçta yozlaşıp Allah'ı unutmaları, bunun sonunda da bir doğal felaketle yok olmalarıdır.

İslamiyet ve Uzaylılar - Ali Bektan
 

Users Who Are Viewing This Konu (Users: 0, Guests: 1)

Üst