Rus edebiyatının tanınmış gerçekçi yazarı Nikolay Gogol’un en güzel eserlerinden biri de Taras Bulba’dır. Ünlü Kazakların hayatını anlatan bu eseri Gogol, kahramanlık duygularının etkisi altında kalarak yazmıştır. Ayrıca, yaşadığı devirde Rusya’daki hayatın sıkıcılığını, anlamsızlığını da anlatmak istemiştir.
Taras Bulba’nın iki oğlu, Ostep’le Andrey, Kiev’de öğrenimlerini tamamladıktan sonra evlerine dönmüşlerdi. Taras Bulba, çocuklarını gözleri pek, dövüşçü, kuvvetli birer erkek olarak yetiştirmek istiyordu. Bunun için, oğullarını hiç durmadan dövüştürüyordu. Bir içki aleminde de, oğullarını Kazak yapmaya karar verdi. Onları Kazaklar’ın en büyük karargahı olan Seç’e kendisi götürecekti. Çocukların evden ayrılması büyük bir hadise oldu. Hizmetçiler, uşaklar, köleler toplanıp genç efendilerini uğurladılar.
Yolda, çocukların ikisi de ayrı ayrı alemlere dalmışlardı. Büyük oğlan, Ostep, askerlikten, dövüşmekten çok hoşlanıyordu. Andrey ise çalışkan bir çocuk olmakla beraber, kadınlara da çok düşkündü. Aşk onun nazarında savaştan daha önemliydi. Seç’e giderlerken Polonyalı Voyvoda’nın kızıyla karşılaşıp ona aşık oldu. Fakat kız ertesi gün babası ile beraber ortadan kayboldu.
Taras’la oğulları Seç şehrine vardılar. Fakat Taras Bulba gene hayatından memnun değildi; oğullarının hiç savaşmadan oturmalarına canı sıkılıyordu. Kazaklar’ın başkanını kandırıp Türkler’e karşı savaş açılmasını kararlaştırdı. Seç’de savaş hazırlıkları başlamıştı. Fakat, harekete geçilmeden, Polonyalılarda savaşmakta olan başka bir Kazak ordusundan kötü haberler geldi. Kazaklar, Polonyalılar karşısında bozguna uğramışlardı. Bunun üzerine, Türkler’le savaştan vazgeçildi, Polonyalılardan öç alınacaktı.
Kazaklar, Polonya’da Dubno şehrine kadar gelmişlerdi. Bu arada Andrey eski sevgilisiyle karşılaşmıştı, geceleri gizlice şehre gidip onunla buluşuyordu. Dubno şehri kapılarında çok kanlı bir savaş oldu. Andrey şimdi Polonyalılarla beraber Kazaklar’a karşı savaşıyordu. Taras Bulba savaş sırasında oğluyla karşı karşıya gelince, onu öldürdü. Savaştan galip çıkan Polonyalılar Ostep’i esir almışlardı. Taras Bulba, ağır yaralı olarak, Seç’e dönerken oğlunun geride kaldığını farketmişti. İyileştikten sonra oğlunu kurtarmak için her tehlikeyi göze alarak Varşova’ya gitti. Fakat bir gün önce esir Kazaklar, işkenceyle öldürülmek üzere, başka bir yere götürülmüşlerdi. Taras, oğlunun yanına vardığı zaman Ostep can vermek üzereydi. Ostep, babasının kolları arasında memnun bir şekilde can verdi.
Taras Bulba oğlunun öcünü almak amacı ile yanına asker toplayıp Polonyalılar’a saldırdı. Fakat sonunda yaralandı. Yanmakta olan bir ağaca diri diri bağlanarak öldürüldü. Taras son nefesini verirken adamlarına savaşa devam etmelerini söylüyordu.
